Science Dergisi’nin dün yayınlanan sayısında, dördü Nobel ödüllü 25 bilim insanı Gezi Parkı eylemleri sırasında hükümetin uyguladığı orantısız gücü ve aşırı derecede biber gazı kullanılmasını eleştiren bir bildiri yayınladı. Türkiye’de halen devam etmekte olan insan hakları ihlallerine dikkat çekmek amacıyla Türk Tabipler Birliği, İnsan Hakları için Doktorlar Kuruluşu, Türkiye’de Araştırma ve Öğretim Özgürlüğü Uluslararası Çalışma Grubu – Kuzey Amerika Temsilciliği ve Science Dergisi’nde yayınlanan makalenin yazarları 18 Temmuz’da New York’taki New School Üniversitesi’nde ortak bir basın toplantısı düzenledi.
Nobel ödüllü Robert F. Curl (Kimya, 1996), Paul Greengard (Fizyoloji veya Tıp, 2000), Roald Hoffmann (Kimya, 1981) ve Richard R. Schrock (Kimya, 2005) dünyanın farklı üniversitelerinden 25 önemli biliminsanıyla bir araya gelerek Türkiye’de devam etmekte olan olayları bilimsel bir bakış açısından değerlendirdi.
Dergide yer alan bildiri aşağıdaki gibidir:
Türkiye, barışçıl gösteriler üzerindeki şiddeti durdurmalıdır:
Türk Tabipleri Birliği (TTB), geçen yedi hafta içerisinde polis şiddeti sebebiyle 8121 kişinin hastanelere başvurduğunu bildirdi. Bu sayı dahilinde 5 ölüm, 61 hayati tehlike içeren yaralanma, 104 kafa travması ve kısa mesafeden atılan biber gazi kartuşları nedeniyle bir gözün kaybını içeren 11 oftalmolojik yaralanma vakası bulunmaktadır.
Uluslararası medya raporları ve TTB’ye göre Türk polisi, hastaneler ve revirler gibi kamusal ve kapalı alanlarda aşırı derecede biber gazı (göz yaşartıcı madde) kullanmıştır. Boğucu gazların kamusal alanda ve kapalı yerlerde bu şekilde kullanımı, toplum sağlığı açısından oldukça tehlikeli olmasının yanı sıra Türkiye’nin de imzacıları arasında bulunduğu Cenevre Sözleşmesi gibi uluslararası anlaşmalarca da kesin bir şekilde kısıtlanmıştır. Güvenlik güçleri son 20 günde 130,000 biber gazı kartuşu kullanmıştır ve Türkiye 100,000 yeni kartuş almaya hazırlanmaktadır. Gazdan ve polis şiddetinden etkilenen hastaları tedavi eden doktor ve hemşireler ile İstanbul Tıp Odası genel sekreteri, uluslararası hukuk ve insan haklarına alenen aykırı bir şekilde göz altına alınmışlardır. Dünya çapında 4000’den fazla akademisyen halihazırda polis vahşetini protesto eden bir dilekçeye imza attılar. Buradan, Türkiye hükümetini protestoculara ve onlara tıbbi yardım sağlayan görevlilere davranışlarında uluslararası yasalara uymaya ve protesto hareketiyle iyi niyetli bir diyalog kurmaya davet ediyoruz.