Bir çağdaş sanat galerisi olan Mixer, geçtiğimiz kasım ayında birinci yaşını doldurdu. Son yıllarda yükselişe geçen Karaköy ile beraber şehrin çağdaş sanat merkezi haline gelen Tophane’de yer alan Mixer’i diğer sanat galerilerinden ayıran özelliği, yüzünü genç sanatçılara dönmüş olması. Genç sanatçıların eserlerini sergileyebilmesi ve satabilmesi için bir fırsat yaratan Mixer, sanatın herkese erişilebilir olmasını da sağlıyor. Sergiler, sergilere paralel etkinlikler, eğitim programları ve konuk sanatçı programlarıyla yaşayan bir mekana dönüşen Mixer’de herkes bütçesine uygun bir fiyata sanat eseri satın alabiliyor.
90 sanatçının yaklaşık 250 eserine yer veren Mixer’de bir araya geldiğimiz galeri direktörü Bengü Gün kuruluş hikâyesiyle ilgili olarak, “Bir ihtiyaca cevap olmak için ortaya çıktı Mixer. Çok sayıda genç sanatçı mezun oluyor ve her birinin işlerini gösterebileceği, satabileceği bir mekan arayışı var. Bu konuda daha fazla yere ihtiyaç duyulduğu düşüncesiyle kuruldu. Aynı şekilde sanatı görmek isteyen, almak isteyen, sanata ulaşmak isteyen, ancak genç sanatçılara kolay erişemeyen kesimi de burada genç sanatçılarla bir araya getiriyor” açıklamasında bulunuyor.
Bengü, bir ziyaretçinin koleksiyoner olmasa bile Mixer ile “evine IKEA’dan değil de, sanat galerisinden bir iş alıp duvarına asabileceğini” vurguluyor. Bunun gerçekleşmesini sağlayan koleksiyonun adı ise “Mixer Editions“. Bu koleksiyonda yerli ve yabancı sanatçılara ait dijital olarak üretilmiş yapıtların, fotoğrafların ve galeride belirli dönemlerde sergilenen eserlerin sertifikalı ve limitli sayıda baskıları ile röprodüksiyonları yer almakta. Bunun amacı da eserlerin herkes tarafından satın alınabilmesini sağlamak.
“Bir işin fiyatının 50 ya da 100 kişi tarafından bölüşüldüğünü düşündüğümüz zaman fiyatlar çok daha uygun, herkesin alabileceği, hediye edebileceği bir aralığa ulaşıyor. Fiyat aralığı 60 liradan başlıyor, 1200 liraya kadar gidiyor. Bu sayede insanlar bir sanat eserini evlerine, ofisine alabiliyor, birçok mimar projelerinde burayı tercih ediyor” diyen Bengü’ye göre hem sanat eserlerinin fiyatı hem de mekanın sağladığı rahatlık sayesinde, Mixer’i ziyarete gelenlerin “Acaba ben de bu eserleri alabilir miyim?” kaygısından kurtulmaları çok önemli.
Türkiye’de çağdaş sanatın herkese ulaşmasına engel olan etmenlerden biri de merkezinin İstanbul olması. Başka şehirlerde de kültür-sanat kurumları ve sanat galerileri olsa da, çağdaş sanatın kalbinin attığı şehir İstanbul. Ancak Mixer, bu algıyı da kırmaya niyetli. Galeride sergilenen bütün eserleri internet sayfasından satın alabilmenizi, yurtiçi en fazla 5 yurtdışı en fazla 10 iş günü içinde satın aldığınız eserlerin kapınıza gelmesini sağlıyor. Diğer şehirlerdeki genç sanatçılara da ulaşmak isteyen Mixer ekibi çok sayıda yurtiçi gezisi düzenleyerek atölyeleri ziyaret ediyor.
Konuk sanatçı programlarında, ziyaretçiler sanatçıyı galeride iş yaparken birebir izleyebiliyor. Mekanla bütünleşen bir sanat eserinin yapım sürecine böylece tanık olanlar, sanatla daha yakın bir ilişki kurma şansına erişmekte. Sanatçıların Mixer’i bir platform olarak görmesi ve deneyimlerini paylaşabilmesi için sanatçı buluşması ve eğitimlerinin de düzenlendiği Mixer’de yetişkinler, çocuklar ve gençler için atölyeler, film gösterimleri ve konferanslar da var. Yetişkinler için koleksiyonerliğe giriş ve sanat sektöründeki aktörler ile ilgili eğitimler düzenlenirken çocuklar daha çok galeri ve müze kavramlarını öğrenebilecekleri, sanatçıların eserlerini sorgulayabilecekleri ve kendilerinin de sanat eserleri üretebilecekleri atölyelere dahil oluyor. Şişhane’deki Bird restoranında da Mixer’den bir seçkiyi görmeniz mümkün.