Neden boş bir duvara baktığınız değil asıl soru, asıl soru neden bu duvar.
Banksy’nin Girl with balloon, Kırmızı Balonlu Kız eserinin olduğu duvarlardan biri burasıydı.
Sanat dünyasının gizemli ve asi sanatçısı Banksy’nin Kırmızı Balonlu Kız serisi Londra’nın farklı duvarlarında 2002 yılında ortaya çıkmaya başlamıştı.
Türkiye’de yayın hayatına yılın başında başlayan dijital platform Gain’in logosu da bu eserden esinleniyor.
Logosu umut vaat eden bir grafitti’den esinlenen ve içeriği de aslında sanata yakın olan Gain, başarılı bir platform olacak mı?
Gain’in içeriği cidden çok güçlü; çok sağlam ve çok iyi programlar var.
Belgeseller, eğlenceli diziler ve farklı konukların katıldığı programlardan bahsedebiliriz.
Gain ilk olarak mobilde yayın hayatına başladı. Ancak şimdi artık bilgisayarlara da gelmiş durumda.
Gain’i diğer platformlardan ayıran tarafı ise çok kısa içeriklerin de yer alması.
Mesela hap gibi birkaç dakikalık o günün haberlerini ya da sosyal medya gündemini özetleyen programları var.
Aynı zamanda Can Bonomo ve arkadaşlarının yer aldığı Oyunlar Holding gibi daha çok YouTube’a hitap eden eğlenceli yarışma tarzında içerikleri de var.
Bir de Gain her ne kadar desktop’a da gelmiş olsa da içeriklerinin kimisi dikey, kimisi yatay.
Telefonunuzda izlerken bile sürekli telefonun pozisyonunu değiştirmeniz gerekiyor.
Kısa video, tabii ki günümüzün en önemli içeriklerinden.
Ancak bu tarz videolar daha çok sosyal medyada üretiliyor ve tüketiliyor.
Çünkü çok daha hızlı dolaşıma giriyorlar, viral olabiliyorlar, paylaşılarak daha çok izleniyorlar.
Oyunlar Holding gibi YouTube’vari içeriklerde de izleyicinin etkileşime girememesi biraz sıkıntı gibi.
Çünkü YouTube’u YouTube yapan şeylerden biri, izleyicilerin yorumlarıyla, likelarıyla içeriğin parçası olması ve içeriği paylaşabilmesi.
Kısacası YouTube’un yarattığı topluluğun bir parçası olma hali ve hissiyatı başarısını sağlayan önemli etmenler.
O yüzden YouTube’vari içeriklerin bir dijital içerik platformunda nasıl karşılanacağını göreceğiz.
Böyle kısa içerikleri acaba Twitter, Instagram, YouTube gibi sosyal medya platformları dışında başka bir platforma giderek de izler misiniz?
Bir de Zoom üzerinden yapılan röportajların yer aldığı programlar da var Gain’de…
O yüzden bu tarz bir kaliteyi izleyici sosyal medya olmayan dijital bir içerik platformunda görmek ister mi?
Süper içerikler olmasına rağmen plaftormu kullanırken yaşanan sorunlar, arayüzündeki sıkıntılar, kısa ve uzun videoların bir arada olması da içerikleri izlemeyi zorlaştıran unsurlar.
O yüzden sanki Gain’in bir niş bulma sıkıntısı olduğunu söyleyebiliriz.
Sizlerin telefonunuzu, interneti ve sosyal medyayı nasıl kullandığınız Gain’in başarısını bu yüzden belirleyecek.
Kendi adıma söyleyecek olursam çok beğendiğim içerikler olmasına rağmen kısa ve uzun videoların bir arada olması Gain’i nereye konumlandıracağım konusunda beni zorluyor.
Podcast gibi dinleyemiyorum, çünkü uygulamadan çıkınca ses kesiliyor. Hem de içerikler kısa olunca sürekli telefona dönüp başka bir program seçmem gerekiyor.
Uzun içerikleri de mobildeyken telefondan izlemek istemediğim için telefonumu açıp izleyemiyordum.
Hem de ekrana tıklayınca durması, programlar arası geçişin zor olması, kullanmamı zorlaştıran etmenler…
Eğer bu saydıklarımız Gain’in nişini bulamadığına bir işaretse, bu platfrom için sıkıntı yaratabilir.
Umarız başarılı olur, çünkü iyi içeriklerin üretilmesi ve rekabetin olması cidden son dönemde çok iyi yansıyor videoların kalitesine…