08.11.2014’de Milliyet’te yayınlanan yazım…
İtalyan mutfağına ve yemeğine aşık bir adam… Dünyanın dört bir yanında açtığı restoranlar ve geliştirdiği iş modeliyle önde gelen basın kuruluşlarının ve finans çevrelerinin takdirini kazanmış bir yatırımcı… İtalyan mutfağına dair her şeyi bir çatı altında toplayan Eataly’nin kurucusu Oscar Farinetti’den bahsediyoruz. İtalyan lezzetlerini tadabileceğiniz ve bu lezzetleri evinizde pişirmek için malzemeleri alabileceğiniz Eataly, İstanbul’daki Zorlu Center’da 2013 yılının sonunda açıldı. Mediacat dergisinin düzenlediği Brandweek konferansı için İstanbul’a gelen Franetti ile ‘işini nasıl şiirle yaptığını‘ konuştuk.
Farinetti, Eataly’nin başarısını çok basit bir fikir olmasına bağlayarak, “Bir projenin en önemli kısmı analizdir. İtalyan yemeklerinin İtalya’da ve dünyada nasıl sunulduğunu inceledim. Çok fazla şans olduğunu, bunun sırrının ise ise hikaye anlatmak olduğunu gördüm. Bu, bir elmanın bile hikayesini anlatmak olabilir. O yüzden Eataly, bir elmanın bile hikayesini anlatabilmek için kuruldu” diyerek özetliyor.
Ticarette şiir olmalı
Eataly’den önce ailesinin kurduğu UniEuro adlı elektronik satış mağazası için 10 yıl çalışan başarılı işadamı, ‘ticaretin içinde bile mutlaka şiir olmalı‘ diyor. “Daha önce de ‘bir çamaşır makinesi’ satmıyordum, ‘beyaz bir sihir’ satıyordum. Yemekte de bu önemli. Diğer önemli unsur da üreticiye, müşteriye, çalışana saygı” diyen Farinetti, başka ülkelerde şube açarken ham maddelerin yerel olmasına özen gösterdiklerini, ancak yemeklerin yüzde yüz İtalyan olmasını istediklerini söylüyor.
İtalyan yemek aşığı Farinetti, “Mutluluğumuz için her gün yemeğin değişmesi gerektiğine inanıyorum. Eataly’de bir şeyi yiyip beğendiğimde, ‘Hımm bu çok güzelmiş’ diye düşünüyorum ve bunu evimde yapmak istiyorum. İşte bu malzemeleri de Eataly’de satın alabiliyorum. İtalya’da mutfak, evden doğar; Fransa’da ise restorandan. Biz de bunu Eataly’ye taşıyoruz” sözleriyle belirtiyor.
Türkiye’de sebze çok iyi
Farinetti’ye göre yemek ve mutfak, ‘bir iş için en şiirsel ilhamı veren sektör’. “İçinde şiir olmayan iş beni hiç ilgilendirmiyor, mesela finans, bankacılık, emlak. Yemek ‘toprak anadan’ doğar, çiftçinin bunu dönüştürmesi ise çok şiirsel” diyen Farinetti, en sevdiği yemeğin ne olduğu sorusuna, “Benim için en güzel yemek, dün yediğim ve yarın yiyeceğimdir. Ama eğer bir cevap istiyorsanız, ‘spaghetti pomodoro’ (domatesli spagetti) derim. Çok basit bir yemektir, ama çok zordur. Zordur çünkü basit yemek yapmak hiç kolay değildir” cevabını veriyor.
Farinetti, Türk mutfağına olan sevgisini, “İtalyan mutfağıyla ham maddeye aynı saygıyı duyduğunu düşünüyorum; yerel ve taze… Hele ki sebze yemeklerine bayılıyorum, Türkiye’deki sebze yemeklerinin İtalya’dan daha iyi olduğunu düşünüyorum. Türk mutfağının en sevdiğim yemekleri ise kebap ile Karadeniz’de yetiştirilen balıklar. Ayrıca Türk şarabını da seviyorum. Özellikle son yıllarda çok ilerledi” diyerek açıklıyor. Farinetti’nin Türkiye için düşündüğü projeleri ise Anadolu’nun başka bir şehrinde ve İstanbul’un merkezinde bir Eataly açmak.