23.Şubat.2014’de Milliyet’te yayınlanan yazım…
Türkiye’den dört genç girişimcinin yarattığı, müziğin sosyal paylaşım sitesi olmayı amaçlayan dijital radyo ‘cubic.fm’ 200 ülkede dinleniliyor. Radyo müzik teknolojisinin en önemli ödülü Coup de Coeur’u Fransa’da kazandı
Türkiye’den dört genç girişimcinin hayata geçirdiği dijital müzik platformu ve radyosu cubic.fm, istediğiniz müzik türüne içinde bulunduğunuz ruh halini yansıtmak için birebir. Türkiye’de sadece müzik dinleme platformları Spotify ve Deezer üzerinden yüklediğiniz uygulamayla ulaşsanız da, cubic.fm’in ünü çoktan sınırları aşmış durumda. Dünya çapında ‘müziğin sosyal medya platformu’ olmayı vaat eden girişim, her yıl Fransa’nın Cannes şehrinde düzenlenen ve müzik teknolojisinin öncülerini bir araya getiren ‘Midem’ adlı organizasyonun en prestijli ödülü Coup de Coeur’u kazanarak kendine yöneltilen ilgiyi taçlandırdı.
İşten eve yorgun argın geldiğinizde dinlenmek ya da davetli olduğunuz partiye gitmeden önce daha enerjik hissetmek için aklınıza gelen ilk başvuru kaynağı çoğunlukla müziktir. Müzik dinlemek ve dinlediğiniz müziği paylaşmanın ne kadar önemli olduğunun farkında olan dört Boğaziçi Üniversitesi mezunu genç girişimci, cubic.fm‘i yarattı. Spotify, Deezer ve ABD merkezli Rdio üzerinden yüklediğiniz cubic.fm’de yaptığınız aktiviteyi ve istediğiniz müzik türünü seçerek diğer kullanıcıların katkıda bulunduğu radyo kanallarını dinliyorsunuz.
Müzik ve sosyallik
Şimdilik sadece içerik sağlayan müzik platformları üzerinden ulaşabildiğiniz cubic.fm’in internet sayfasının test sürümü ise 3 bin kişiye hizmet veriyor. Elektronik posta adresinizle kaydolabildiğiniz radyonun internet sayfasının son sürümü yaz itibariyle tüm dünyaya açılacak. Projenin iş geliştirme uzmanı olan Erdem Gelal, cubic.fm’in geleceği noktayı şöyle tanımlıyor: “Herkesin profilinin olduğu, radyo kanallarına şarkılar ekleyebildiği, insanların birbirini Twitter’daki gibi takip edebildiği, şarkı paylaştığında seni takip edenlerin bunu görebileceği ve tekrar paylaşabileceği, müzik ve sosyalliğin gerçek anlamda bir araya geldiği bir platform olmak istiyoruz.”
Erdem, daha fazla platformun bünyesinde cubic.fm’in faaliyet göstermesi için çabaladıklarını söylüyor. Soundcloud ve Youtube, radyonun yakın zamanda katılması beklenen platformlar. Bunun dışında Türkiye’de olmayan birçok platformla da bağlantıdalar. Proje yöneticisi Onur Yavuz ve girişimin teknik tarafıyla ilgilenen Özgür Akçalı, 2011’de öğrenci değişim programıyla gittikleri İsviçre’de tavsiye algoritmaları üzerine çalışmış. Müziğin kitap ve filme göre çok daha hızlı tüketildiğini böylece keşfetmişler.
Keşif radyoyla yapılıyor
Türkiye’ye döndükten sonra Facebook için kullanıcıların profil bilgilerini kullanan ‘kişiselleştirilmiş müzik istasyonu’ Tasteer uygulamasını ortaya çıkarmışlar. Onur, bu uygulama üzerine çalışırken lisanslamanın büyük bir sorun olduğunu, Spotify ve Deezer gibi büyük içerik sağlayıcıların uygulama merkezinde yer almalarının daha iyi olacağını keşfettiklerini söylüyor. Bir önceki yıl da Fransa’daki Midem organizasyonuna katıldıklarında Deezer’la neler yapabileceklerini konuştuklarını ve cubic.fm’in doğduğunu anlatıyor.
Onur’a göre dinleyiciler müziğe içerik sağlayıcılardan ulaşsa da müzik keşfini radyolarla yapıyor. Cubic.fm ise kullanıcıların hem müzik dinlemesini hem keşfetmesini hem de paylaşmasını sağlıyor. Onur’a göre cubic.fm’e ödülü getiren de bu yaklaşım. Bir müzik etkinliği olan Midem’de her sene 30 girişim yarışıyor. Organizasyonun sponsoru, Canal+ ve Universal Music’in de sahibi olan medya devi Vivendi’nin verdiği ödül Coup de Coeur‘u cubic.fm alırken, yarışmanın önceki kazananları arasında Soundcloud ve Kickstarter var.
Projede ayrıca dört girişimci gençten biri olan pazarlama ve büyümeyle ilgilenen Barış Can Aktepe ile melek yatırımcı Mert Altındağ da var. Daha önce ABD merkezli projelerde yer alan ve Türkiye’de girişimleri olan Altındağ, “inanan bir ekiple Türkiye’den bu ürünü çıkararak dünya çapında bir yer edinmesini sağlamak için” cubic.fm’e katıldığını söylüyor. Altındağ’a göre cubic.fm’in müzik ekosistemine sağladığı katma değer çok yüksek. Cubic.fm’in diğer amaçlarından biri de müzisyenlerle hayranlarını bir araya getirmek.
Müzik sektörü
büyümeye geçti
Erdem’e göre müzik sektörü çok hızlı değişiyor: “1999‘da Napster geldiğinden ve mp3 çıktığından beri değişik dinamikleri olan bir sektör. Bu sene itibariyle tekrar büyümeye başladı ve kaynağı da internet üzerinden müzik dinlenilmesini sağlayan servisler. Kimse mp3 indirmiyor, iTunes üzerinden şarkı yükleme oranları küçüldü. Müzikte yeni bir döneme geçiyoruz ve sosyalliği yapmak istememizin sebebi farklı müzik platformlarındaki kullanıcıları tek bir yerde toplamak. Müzik sektörü çok parçalı bir yapıya doğru gidiyor. Fransa’da bu ödülü almamızın sebebi de cubic.fm’in bu parçalı yapıyı birleştirecek bir değer olması.” Onur da 1999‘da müzik endüstrisinin 36 milyar dolarlık bir pazarken dijitale geçişteki lisanslama problemlerinden ötürü 16,5 milyar dolara düştüğünü söylüyor. Ancak ilk defa bu sene tekrar büyümeye geçtiğini vurguluyor.
Sayılarla cubic.fm:
– 100 bin‘in üzerinde kişi kullandı.
– 2 milyon şarkı dinlendi.
– 200 ülkeye ulaştı.
– Radyolara 35-40 bin arası şarkı tavsiye edildi.
– Bir kullanıcı ortalama 90 dakika şarkı dinliyor.
– Cubic.fm’de uygun müzik türünü seçerek dinleyebileceğiniz 40 aktivite var.
– Deezer’in en çok beğenilen birinci uygulaması.
– Cubic.fm’in Deezer’da en çok Fransa ve İngiltere’den kullanıcısı bulunuyor. Ardından Türkiye, Brezilya ve Almanya geliyor. Spotify’da ise birinci sırada ABD var.